Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Genel Eş Başkanı aynı zamanda Siirt Milletvekili Tuncer Bakırhan Siirt’te miting düzenledi.
Demokrasi Meydanı’nda düzenlenen mitinge yüzlerce DEM Partiye gönül vermiş vatandaşlar katıldı.
Burada konuşan DEM Parti İl Eşbaşkanları, kayyumlara karşı Siirt halkının iradesini sandığa yansıtacağını belirtti. Ardından Siirt Belediye Eşbaşkan adayı Sofya Alagaş söz aldı. Alagaş, “31 Mart’ta kayyumları göndereceğiz, kentimizi de kendimiz yöneteceğiz. Hep beraber güzel bir kent yaratacağız. Yolumuz açık olsun” dedi. Eşbaşkan adayı Mehmet Kaysi ise, “31 Mart için siz karar vermiş görünüyorsunuz. Bu kararınız için şimdiden teşekkürler.” ifadelerinde bulundu.
“BAŞARI BİZİMDİR”
DEM Parti Siirt Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş’ın Selahattin Demirtaş önlüğü ile sahneye çıkmasına izin verilmedi. Bunun üzerine sahnede konuşma yapan Sarıtaş, elindeki HDP Eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın resminin olduğu önlüğü göstererek, “Kimse bu resmi yasaklayamaz. Kimse bunu engelleyemez” dedi. Sarıtaş, “Burası Kürdistan’dır. Başarı kesinlikle bizimdir” diyerek sonlandırdı.
Ardından Eş Genel Başkan Tuncer Bakırhan kalabalığa seslendi. Konuşmasına Kürtçe başlayan Bakırhan, kalabalık coşkusunun 31 Mart’ın müjdecisi olduğunu belirterek, kayyum zihniyetine güçlü bir cevap verileceğini söyledi.
“BARIŞ GELENE KADAR ÇALIŞACAĞIM”
Ankara Büyükşehir Belediye eşbaşkan adayı Gülten Kışanak ile İstanbul Büyükşehir Belediye eşbaşkan adayı Meral Danış Beştaş’ın selamlarını getirdiğini dile getiren Bakırhan, “ Değerli Sirt halkı, sizler onurlu, misafirperver bir halksınız. Emin olun yaşamımın son anına kadar sizin bize verdiğiniz onura layık olmak için, sizi temsil etmek için bir kardeşiniz, canınız, yoldaşınız olarak sizin talepleriniz gerçekleşinceye kadar, Kürt sorunu demokratik yollarla çözülünceye kadar, yoksulluk, işsizlik, aşsızlık bu topraklardan kaldırılıncaya dek, barış gelene dek sizlere layık olmaya çalışacağım” dedi.
“AĞIZLARINDAN TEK ÇIKAN SAVAŞ”
Önemli bir seçim sürecinden geçildiğini kaydeden Bakırhan, “Seçim sürecine girdik ama televizyonları dinlerseniz, tartışma programlarını izlerseniz, sanki bir savaşa girmişiz gibi. Özellikle hükümet ve küçük ortağı açıyor ağzını; savaş, top, mermi, tank, sınır ötesi operasyonlar. Silahla, şiddetle ilgili ne varsa sabah akşam ondan bahsediyorlar. Gören de der ki savaşa gidiyoruz. Ya savaşa gitmiyoruz, yerel seçimlere gidiyoruz. Bu süreçte savaş, çatışma, top, tüfek, mermi yerine projeler konuşur. Ama onlar projelerini konuşamazlar. Çünkü onların projeleri kayyumdır. Çünkü onların projeleri Kürt halkının iradesi ve seçmiş olduğu yöneticilerine bir devlet memuru atamaktır. Onların projeleri usulsüzlüktür, yolsuzluktur, hırsızlıktır, gasp ettikleri kentleri borç batağına batırmaktır. Şimdi bu meydanda gelip Siirt halkına ne anlatacaklar? Demokrasi desen, demokrasi yok, özgürlük desen özgürlük yok. Cezaevi, Kürt gençleriyle dolu… Sürgünde binlerce Kürt genci var. Bu ülkeye kan, gözyaşı, yoksulluk dışında getirdikleri tek bir proje yok. Dolayısıyla yerel seçimde yerel seçimleri konuşmamaları onlar için gayet normaldir. Ama biz yerel seçimi konuşacağız, sizin dilinizi kültürünüzü konuşacağız, varlığınızı, gençlerimizin geleceğini konuşacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Teröristan” açıklamalarına tepki gösteren Bakırhan, “Biz bin yıllardır bu coğrafyada Kürdistan’da kendi anadilimizle, kimliğimizle burada yaşayan Arapla, Türkle diğer halklarla kardeşçe barış içerisinde yaşamak isteyen ve yaşayan bir halkın evlatlarıyız. Daha dün yine Duhok’ta 2 sivil Kürt katledildi. Geçen gün Süleymaniye’de burada ceza aldığı için oraya gitmek zorunda kalan insanımız katledildi. Yahu bu savaş, çatışma, Kürdü öldürmek, Kürdü göçertmek, asimile etmek, inkar etmek nereye kadar? Evet, bunun bir sonu var. İnşallah 31 Mart’ta Siirt bu katliamlara, bu dilimizi kültürümüzü reddedenlere, bu kayyum anlayışına büyük bir cevap verecek sandıkta!.” Dedi.
“31 MART’TA SANDIĞA GÖMECEĞİZ”
“Savaşı tartışacağınıza işsizliği tartışın diyoruz ama nerede? Türkiye’de hiç bir dönem olmadığı kadar ekonomik kriz işsizlik yoksulluk var. Savaşa giden para işsizlere yoksullara gençlere, kadınlara aş iş üretecek fabrikalara dönüşseydi bugün Türkiye en gelişmiş ülkesi olurdu ama onlar için varsa yoksa Kürtlerin anadilini reddetmek inkar etmek Kürdün başına top ve mermi yağdırmaktır. İnşallah elbirliği ile Kürtler, Araplar, Türkler, Sünniler gençler ve kadınlar olarak bu savaş ve şiddet isteyen anlayışı 31 Mart’ta sandığa gömeceğiz” dedi.
“BOMBAYA, TOPA, TANK VAR EMEKLİYE YOK”
Ekonomik kriz üzerinden iktidara yüklenen Bakırhan, şunları söyledi: “Erdoğan emekliye müjde verecekti, ne verdi. Bin lira zam yaptı. Enflasyonun yüzde 126 olduğu bir süreçte emekliye bin lira reva gördü. ‘Emekli niye aç’ dediğimizde cevapları yok. İşsizlik ‘niye var’ dediğimizde cevapları yok. Et yok, ekmek yok, süt yok insanlar gerçekten çoluk çocuğunu beslemeyecek bir hale gelmiş bey efendi savaştan, İHA ve SİHA’lardan bahsediyor. Sayın Erdoğan bu ülkenin ekmeğe, aşa, barışa, kardeşliğe ihtiyacı var. Savaşa, çatışmaya ihtiyacı yok. Siirt halkı Arap’ıyla, Kürt’üyle birlikte yıllardır bir arada, kardeşçe yaşıyor. Arap halkımıza soruyoruz. Lütfen elinizi vicdanınıza koyun. Hangi Kürt’ten, hangi Kürt milletvekilinden, belediye başkanından, hizmetinden zarar gördünüz, ötekileştirildiniz, yok sayıldınız? Ama bu sistem bin yıllardır bu topraklarda yaşayan 30 milyon Kürt’ü yok sayıyor. Dolayısıyla 31 Mart seçimleri yoksulların, işsizlerin, emekçilerin, dili, adı yok sayılan Kürt’le JİTEM ittifakı arasında bir seçimdir. Sizlerin JİTEM ittifakını kesinlikle sandığa gömeceğinize eminim. Beyefendi tanka topa kaynak ayırıyor ama söz konusu emekli asgari ücreti olunca kaynak yok. Yahu Süleymaniye’ye, Duhok’a, Rojava’ya attığın topa, mermiye kaynak var ama emeklinin ekmeğine sütüne etine kaynak yok! Dolayısıyla bu ülkenin kaynaklarının emekçilere yoksullara ayrılması için AKP-MHP iktidarının bu seçimde bu sandıklarda büyük bir ders alması lazım.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A YÜKLENDİ
Hükümet yetkilileri diyor ki biz geldiğimizde bizden önce kuyruklar vardı. Evet, doğru gaz yağ kuyrukları vardı o zamanda sizin gibi kötü yönetiyorlardı. O zaman kuyruk vardı ama insanların cebinde para vardı. Şimdi ekmek kuyruğu var, Ankara’da İstanbul’da insanlar ucuz ekmek almak için sabahın 4’ünde belediye ekmek satış noktalarının önünde kuyruğa giriyor. Kars’ta, Erzurum’da Yozgat’da, Kayseri’de hayvancılık yapılan bölgelerde insanlar çocuğuna et yedirmek için kuyruğa girip bir kilo et almak istiyorlar. Evet, geçmişte de kuyruklar vardı ama şimdi daha büyük kuyruklar var daha büyük yoksulluk ve yolsuzluk var. Değerli halkımız dün Cumhurbaşkanı yine bir şey söyledi. Diyor ki bu benim son aday olacağım seçimdir. Bu sözü 2009’da söyledi, 2012’de söyledi, 2022’de söyledi şimdi de 2024’te sözünü tekrar ediyor. Recep Tayyip Erdoğan 2009’da ne demiş? Diyor ki son kez adayım. Tükürdüğümü yalamam. Koltuğa çakılıp kalmayacağım. 2009’da bunu söyleyen 15 yıldır iktidarda hala 5 yıl daha kalmak istiyor. Bunlar tükürdüğünü yalayanlardır, bunlar sözünde durmayanlardır. Bunlar koltuğa yapışıp kalanlardır.
Sabah akşam televizyonu açıyorsunuz her yerde DEM Parti tartışılıyor. Onların korkulu rüyası olduk. Belediye bizdeyken o kapıdan giremeyen tek bir yurttaşımız var mıydı? Kapımız Arab’a, Türk’e, Kürt’e herkese açık mıydı? Siirt’in her kuruşunu sizlere adil, eşit bir şekilde dağıttık mı? Bir kuruş rüşvet veren içimizde var mıydı? Belediyenin kasasında milyonlarca lira bıraktık mı? Peki, Siirt’in kayyımı ne yaptı? Belediye’nin etrafını betonlarla çevirdi. Kapılarını kapattı, kapıya kolluk kuvveti dizdi, kasadaki paraları bitirdi. O yetmiyormuş gibi Siirt Belediyesi’ni borçlandırdı.
HANGİ HİZMETİ YAPTILAR?
Hangi hizmeti yaptılar? Hala etrafınızda nehirler akmasına rağmen suyunuz akıyor mu? Hayır. Çay mahallesinde, Çakmak mahallesinde sular günlerce kesiliyor. Altyapı sorunu var mı? İş sorunu var mı? Kadın arkadaşlarımız burada, bu belediye herhangi bir hizmet üretti mi? Ne yaptı, sizin yapmış olduğumuz kadın kooperatiflerini kapattı. Eğitim destek evini kapattı. İstedi ki Kürtler sporla, kültürle, eğitimle, diliyle, kültürüyle uğraşmasın. Ne olsun uyuşturucu belasına bulaşsın. Buradan kolluk kuvvetlerine de sesleniyorum. 16 yaşından küçük gençleri buraya almıyorlar ama okulların önünde 12 yaşındaki çocuklara uyuşturucu satmak serbest! Genç gelip kendi partisinin mitingini dinleyemiyor ama sesleniyorum yetkililere peki bu uyuşturucuyu kim satıyor? Mitingine gelip dinlemek isteyen 16 yaşındaki gence bu meydanı yasaklayanlar, bir zahmet uyuşturucuyu yasaklasınlar, uyuşturucuyla uğraşsınlar, uyuşturucu belasını def etsinler.
HAYIRSIZ BİR DAMADA DENK GELDİNİZ
Hem şanslı hem de şanssız bir kentsiniz. Bakın Recep Tayyip Erdoğan’ı var eden kent sizsiniz değil mi? Siirt olmasaydı Erdoğan milletvekili olmayacaktı, başbakan olmayacaktı, cumhurbaşkanı olmayacaktı. Peki, Cumhurbaşkanı onu var eden Siirt için ne yaptı Allah aşkına? Şu anda Siirt, Türkiye’nin en yoksul kentlerinin başında geliyor. Siirt, Türkiye’nin en az istihdama sahip kentlerin içerisinde. Siirt’te fabrika yok, hizmet yok. Evet, bu konuda şanssızsınız çünkü hayırsız bir damada denk geldiniz. Ama size söz veriyorum, hayırlı bir yoldaşa, bir cana, bir arkadaşa denk geldiniz. Biz hayırsız olmayacağız. Siirt halkının yediğimiz ekmeğine, içtiğimiz suyuna, çayına sonuna kadar minnet edeceğiz, sahip çıkacağız, işsizliği, yolsuzluğu, yoksulluğu aşıncaya kadar da omuz omuza kol kola mücadele etmeye devam edeceğiz.
CELADET ALÎ BEDİRXAN KÜTÜPHANESİ’NİN TEMELİNİ ATACAĞIZ
Kayyumu anlatmaya gerek yok. Kayyım hırsızlık, yolsuzluk, usulsüzlük demektir. Emin olun 1 Nisan’da Siirt Belediyesi’ni aldığımızda, belediye eşbaşkanlarımızın yapacağı ilk icraat ne olacak biliyor musunuz? Kayyumun usulsüzlüklerini, yolsuzluklarını Siirt halkıyla paylaşmaktır. Kayyumlar iktidara güvenmesinler. Yargı karşısına çıkaracak ve hesap soracağız. Ne yaptılar? Bir baraj yaptılar. Siirt’in tarım arazilerini, tarihi sular altında kaldı, 45 dakikalık yoksul köylerimizin gittiği yol 3 saate çıktı. Peki, orada köprü yapılmasını istemeyenler kimdir? Feribotla köylüyü taşıyıp, cebini dolduranlardır. Bu insanlar oraya bir köprü yapılmasını istemiyor ama sizden oy istiyor onlara oy verecek misiniz? Siirt-Kurtalan yolu şimdi bir çalışma yürütülüyor, inşallah biter. Yahu 10 yılda 20 yılda o yolda dünya kadar müteahhit zengin oldu, köşeyi döndü. İnşallah bu sefer sizden utanırlar. Belki sandıkta onlara vereceğiniz cevaptan utanırlar o yolu bitirirler, diyoruz. Kayyum efendi ne yaptı gelir gelmez Celaddet Ali Bedirxan kütüphanesini yıktı değil mi. Kürtçe isimleri değiştirdi. Yine size söz veriyoruz Kürtler için önemlidir tarihçi edebiyatçı olan Celadet Alî Bedirxan Kütüphanesi’ni 1 Nisan’da inşallah temellerini atıyoruz, Siirt halkına hediye edeceğiz. İnşallah belediyeyi borç batağından tekrar kurtaracağız.
GELİN BARIŞIN, KARDEŞLİĞİN BAYRAĞINI DİKELİM
Bizimle beraber çalışan AKP Meclis üyeleri buradaydı. Belediyeye geldiğimizde altımızdaki araç bile icralıktı 2,5 yılda hem hizmet ürettik hem de kasada para bıraktık. Şimdi kasa tam takır o yetmiyor belediyenin arazileri satılıyor. Belediyeye ait mülkiyet satılıyor, peşkeş çekiliyor bunun hesabını sandıkta soracağız. Bunlar Kürt diline düşman halkların diline düşman. Bize Kürt dilinde hizmet vermiyorlar peki Araplara veriyorlar mı? Hayır. Biz 3 dilli hizmet veriyorduk 3 dilli kreş açmıştık Arapça, Kürtçe Türkçe, Kürtçeyi de yasakladılar, Arapçayı da yasakladılar. Arapça da hizmet yok. Arap yurttaşlarımıza sesleniyorum. Kürtlerden bizden size zarar gelmez, hırsızlardan, yolsuzluk yapanlardan zarar gelir, çatışma isteyenlerden zarar gelir. Gelin bu kenti tekrar halkçı, toplumcu, herkese eşit hizmet veren Arabı, Kürdü, Türkü hepsine hizmet verecek olan adaylarımıza oy vererek, Siirt’te barışın, kardeşliğin bayrağını hep beraber dikelim.
Bu meydanın adı nedir? Demokrasi Meydanı. Meydanın adı ‘Demokrasi Meydanı’ ama Türkiye’de demokrasi yok. Gültan Kışanak, Selahattin Demirtaş, Leyla Güven, Sebahat Tuncel niye cezaevinde. Sizin dilinize, kültürünüze sahip çıktıkları için. AKP adayı da ben Kürdüm diyebilir ama AKP’ye verilen her oy Celal Adan’a, Devlet Bahçeli’ye gitmiş oydur. Devlet Bahçeli’nin partisinin Meclis Başkanvekili ne yapıyor, biz Kürtçe iki kelime konuştuğumuz zaman sesimizi kısıyor. Yani AKP’ye giden her oy sesimizi kısmaya, dilimizi, kültürümüzü reddetmeye gidecek. AKP’ye verilen her oy Devlet Bahçeli ve MHP’ye gidecek oydur.
Siirt gerçekten inançlı, muhafazakâr bir kentimizdir. Namazı da niyazı da bilir. Siirt’e 6 bin 643 kaçak seçmen taşımışlar. Sizinle sandıkta yenişemeyenler, bütün devlet olanaklarına rağmen bütün altın rozetli kaymakamlara, bürokrasiye rağmen sizinle yenişemeyenler kaçak seçmenlerle kadın ve genç arkadaşlarımızın, Siirtli halklarımızın iradesini gasp etmek istiyorlar. Haram seçmen diye bir şey var mı? Bakın size adresi veriyorum. Hükümet bulvarı 117 numaralı adreste 2 bin 550 kaçak seçmen taşımışlar. Siirtli olmayan, yaşamayan, gelip burada hileyle, haramla gelip oy kullanacak, bu gaspa izin verecek miyiz? Geçen seçimde 16 bine yakın oy kullanılmamış. Bu kullanılmayan oyların yüzde doksanı DEM Parti’nin oylarıdır. O zaman ne yapacağız? Bu saatten tezi yok telefonlarımızı elimize alacağız, seçmen olan, oy kullanan ama işinden, aşından dolayı il dışında olan, metropollerde olan insanlarımızı, kardeşlerimizi, komşumuzu arayacağız. Gelip oyunu kullanmalarını isteyeceğiz.
GENÇLERE SESLENDİ
Beni sevindiren bir şey daha var. Uzun zaman sonra ilk kez bu meydanda bu kadar çok genç gördüm. Şimdi sizler de durmayacaksınız. Bizler genç başladık inşallah genç bitireceğiz. Ne yapacaksınız? Adaylarımızın broşürlerini alın ev ev, kahve kahve, sokak sokak dolaşın. Biz onurlu mücadele yürütüyoruz. Bu onurlu mücadeleyi insanlara anlatmak çok kolaydır. Çünkü biz sizin geleceğiniz, varlığınız, insanca yaşayabilmeniz için varız. Sizde bu 22-23 günde gecenizi gündüzünüze katacaksınız gitmediğiniz ev, dokunmadığınız insan kalmayacak.
DEM Parti sadece Kürtlerin partisi değil, Türkiye’de yaşayan bütün halkların inançların partisidir kadınların gençlerin partisidir. Emin olun belediye eşbaşkanlarımız bu konuda bir kusur işlerlerse telefonum 24 saat açıktır, onların yakasından tutmasını bilirim. O belediye Arapların, Türklerin Kürtlerin ortak evi olacaktır. Onun için Arap halkımızı kendi dillerini, inançlarını, özgürce yaşatacak DEM Parti’ye oy vermeye çağırıyorum.
Değerli Siirt halkı sizler 2014 ben ve Belkıs başkanı rekor bir oyla seçtiniz. Şimdi o rekoru kırma zamanı. Safiye ve Mehmet arkadaşlarımızı daha yüksek bir oyla seçmenizi istiyoruz.”
Miting sloganlarla son buldu.
Haber: İsmet AÇIKGÖZ/SİİRTPRESS Haber Ajansı Genel Yayın Yönetmeni