Hocalı katliamının 27.yıl dönümü dolayısıyla ‘Ermeni katliamını’ kınayan bir basın açıklaması düzenleyen Siirt Ülkü Ocakları Başkanı Deniz Siper, “En iyi Ermeni Ölü Ermeni’dir” dedi.
Siirt Ülkü Ocakları, 26 Şubat 1992 yılında Azerbaycan’ın Hocalı kentinde meydana gelen olayı kınayan bir basın açıklaması yaptı.
Güres Caddesi Sancaklar Okulu önünde toplanan grup adına açıklama yapan Siirt Ülkü Ocakları Başkanı Deniz Siper, 27 yıl önce Türk dünyasının acı günlerinden biri olan Hocalı’da meydana gelen olayın 21’inci yüzyılın en büyük soykırımı olduğunu söyledi. 613 soydaşın hunharca katledildiği olayda küçücük çocukların gözlerinin oyulduğu, hamile kadınların karınlarının deşildiğini aktaran Siper, insanlık tarihi için kara bir leke olan katliamın, insanlıktan nasibini almamış Ermeniler tarafından sistemli bir şekilde yapıldığını söyledi.
Topluluk olarak geçmişi unutmadıklarını belirten Siper, “
İnsanlık tarihinin sözde en medeni devirlerinin yaşandığı bir çağda; Hocalı’da, bütün dünyanın görmezden geldiği bir katliam yaşandı.
Yirminci asrı Türk’e acı, ızdırap ve dert olarak hatırlatacak zulümlere bir yenisi daha eklendi.
“Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesi”nin Soykırım tanımına birebir uyan derin bir acıydı yaşananlar..
Çocuk, kadın fark etmeden gerçekleştirilen soykırımda, 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere 613 kardeşimiz katledildi. 487 kişi ağır yaralandı. 1275 kişi ise rehin alındı ve 150 kişi olaylar esnasında kayboldu.
Cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin birçoğunun yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, başlarının kesildiği görülmüştü.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Hocalı Katliamı’nı Dağlık Karabağ’ın işgalinden bu yana gerçekleşen en kapsamlı sivil katliamı olarak nitelendirmiştir.
Ama ne acıdır ki; Avrupa başta olmak üzere tüm dünya bu soykırıma gözlerini kapatmıştır.
600 yıl boyunca dünyada ayak bastığı her karış toprağa Adaleti, İnsanlığı, Hukuku götüren birçok gayrimüslim halkın kendilerini de yönetmesi için çağrıda bulunduğu ecdadımızı soykırım ile suçlamak için yarışa giren emperyalizmin gölgeleri, yaşanan bu acılar karşısında ise adeta kör olmuş sağır kesilmişlerdir.
Türk’ün ve Müslümanın olduğu her yere akbaba gibi üşüşülmekte kanlar su gibi akıtılmakta, bebekler öldürülmekte, kadınlar tecavüzlere uğramaktadır.
Son günlerde Mısır’da yaşanan ve bizleri de derinden üzen idamları da bugün burada karınca misali safımızı göstermek adına lanetliyoruz.
Bugün burada zulme karşı bir araya geldik. Elbette isterdik ki, Türk ve İslam coğrafyasındaki tüm kardeşlerimizin akıtılan kanlarına bizzat derman olalım.
Unutulmamalıdır ki, nerede olursa olsun kanı akıtılan kardeşlerimizin acısı bizim acımızdır. Elimizden hiçbir şeyin gelmediği anda bile İbrahim Peygamberin ateşine, o ateşi söndüremeyeceğini bile bile su taşıyan karınca misali susmayacağız ve haykırmaya devam edeceğiz.” dedi.
Yapılan açıklamanın ardından grup dağıldı.